İstanbul Sarıyer’de 1 Mart Cuma gecesi, korkunç bir meydana geldi.
Kemerburgaz yolunda ATV motorla giden Oğuz Murat Acı (29) ve 4 arkadaşı, motorlarının arızalanması üzerine yol kenarında durdu.
O esnada 16 yaşındaki Timur Cihantimur’un kullandığı araç, Arıcı ve diğer 4 kişiye çarptı.
Çarpmanın etkisiyle Oğuz Murat Acı hayatını kaybederken Timur Cihantimur, o anlarda annesini arayarak olay yerine gelmesini istedi.
Bunun üzerine olay yerine gelen anne, oğlunu bölgeden kaçırdı.
Kaza yapan çocuğunu Mısır’a kaçırdı
Kaza sonrası olay yerinden kaçan Timur Cihantimur ve annesi, daha sonra ise havalimanına geçti.
Havalimanındaki işlemlerinin ardından anne ve oğlunun uçakla Mısır’a gittikleri öğrenildi.
Ortaya çıkan görüntülerde; anne ve oğlun araçla havalimanına geldiği, turnikelerden geçtikleri ve daha sonra pasaport kontrol noktasından geçerek uçağa gittikleri görüldü.
Annesi ünlü yazar Eylem Tok çıktı: Babası estetik dünyasının tanınan bir ismi
Polisin yaptığı çalışmada, kazayı yapan 16 yaşındaki Timur Cihantimur ile ilgili dikkat çeken bilgiler ortaya çıktı.
Cihantimur’un, ünlü yazar Eylem Tok ile ünlü estetik doktoru Op.Dr. Bülent Cihantimur’un oğlu olduğu öğrenildi.
Bir dönem televizyon ekranlarında program yaptı
Baba Bülent Cihantimur’un, ayrıca bir dönem TLC TV’de ‘Bu Ben Miyim?’ isimli bir yaptığı da biliniyor.
Bir diğer yandan baba Cihantimur’un, çok sayıda ünlü isme popo ve kalça estetiği yaptığı öğrenildi.
Anne Tok’un uğraşmadığı sanat yok
Anne Eylem Tok ise ünlü bir edebiyatçı…
Türkiye ve İngiltere’de yayınlanmış kitapları bulunan Tok, diğer yandan resim ve diğer sanat dallarıyla da ilgileniyor.
Hatta Tok, bir hafta önce eşi Bülent Cihantimur ile bir de sergi açtı.
Serginin açılışında konuşan Tok, cümlelerinde sürekli iyilik vurgusu yaptı.
Sergi açılışında ‘iyilik naraları’
Tüm dünyanın iyiliği için savaşmış insanların mirasının kendilerine emanet olduğuna yönelik sözler dahi sarf eden Eylem Tok’un, şaşırılacak ifadeleri şöyle:
Hayat basit aslında… Birbirimizin gölgesiyiz. İyiler ve kötüler var dünyada. Kurşunlanarak, bombalanarak, yakılarak, dövülerek öldürülen yazarlar, sanatçılar iyi insanlardı. Ülkesini terk etmek zorunda kalan aydınlar iyi insanlardı. Onların savaşı kendileri için değildi sadece; katillerinin, düşmanlarının iyi bir yaşama sahip olması da dertleriydi. Ve şimdi bizler sorumluyuz. Tüm dünyanın iyiliği için savaşmış bu insanların mirası bize emanet. İşte bu yüzden birbirimizin gölgesiyiz